ßen seninLe toprağa giderim diyenLeri Çok gördüm ..ßen öyLe diyenleri toprağa hep yalnız Gömdüm .. !” ஐ๑♥ ♥ ♥
19 Nisan 2013 Cuma
ZITLIK
Ağızdan çıkan söz gibi kâğıda düşen not da geriye dönüşü olmayan bir yol oluyor. Daha, yanlış bir kelime ağızdan çıkarken bir kaç şey yer değiştiriveriyor. Düşünün ki borsada brokerlik yapan bir arkadaş tek elinde 3 telefonla satış cambazlığı yapıyor ve o esnada eli havada ve işaret verecek. Aniden birisi İstanbul'da deprem diye bağırıyor. Toplam zarar tarifi mümkün olmayacak derecede büyük ve herkes şokta iken düzeltme geliyor ama elden gelen bir şey yok, giden gitmiştir. O haberle panik satışları an içinde olur. Telafisi bazen mümkün de olmaz gidenlerin. Sağlık gibi misal, hastalık ve ölüme sebebiyet veren durumlar da olabilir değil mi?
Hayatı, birden eski tip teknelerle yapılan bir nehir yolculuğu gibi düşündüm nedense. Herkes bir yola gidiyor ve teknesi gideceği yerde ev yapmak üzere toplanmış malzemelerle dolu. Gece de yol alıyor bu tekneler geniş akarsuda. Sanki Nil nehri gibi güneşin altına boyadığı, sarının tonlarında, suyu karanlık, etrafı gölge oyunu bir manzara hayal edin şimdi, aklıma öyle geliverdi. Sabah teknesinde erken uyanan, "afyonu erken patlayan", bir sevinç ve mutlulukla teknesindeki birikmiş tuğlalardan diğerlerine atmaya, "bağışlamaya" başlıyor. Belki bir kısım memnuniyetle havada kaparken tuğlaları, bir diğer kısım ya kafaya yiyor tuğlayı veya tuğla teknenin ahşabını deliyor. Batma tehlikesi!
Günlük duygusal ritmimizin ortalaması ile söylediğimiz hiç bir söze ileride pişman olmayız. Buna karşılık çok yüksek perdeden veya tersine ağlak tonda ağzımızdan çıkan her şeye sonradan dönüp rötuş yaparız veya pişman kalırız. Acele etmeden konuşmak, gerekmedikçe konuşmamak, yazmamak, atlamamak... Ne güzel erdemler bunlar.
Bazı tezcanlı insanlar her şeyi vazife edinerek panik halde ortalıkta dolanıyorlar. Bir şeyi bilseler sadece yeterli olacak. O da şu; Birileri halleder, halledemezse sıkıntı kendisine gelir ve o zaman iş zaten vazifesi olur. Bir büyük, -nur içinde yatsın- bana bir şey vasiyet etti zamanında. Dedi ki; "Evladım, eğer bir şeyi yalnız sen görüyorsan ve bunu hiç bir yolla ispat edemiyorsan anlatma Deli derler. Başkaları eğer bariz bir şeyi atlıyorlarsa onları sadece fark edecekleri kadar uyar. O zaman sevinçle sana dönüp Veli derler. Sen ne Deliliğe heves et, ne Veliliğe, Sen yine Sen ol" demişti. Ne diyeyim, nur içinde yatsın!
Etiketler:
Bahar alerjisine
,
KÖŞE YAZILARI
,
SİTEMKAR YAZILAR
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(
Atom
)
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Yorumlarınız İçin Teşekkür Ederim