Bahar alerjisine etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Bahar alerjisine etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Nisan 2013 Pazar

Erime Donma Buharlaşma ve Yoğunlaşma Canlıların Yaşamındaki Önemi Nedir



Sanayide kullanılan ham maddelerin saf olarak elde edilmesinde kullanılır. Veya çıkarılan madenlerin işlenmesinde.
Örneklendirirsek:
Çıkarılan madenlerin tamamına yakını saf olarak çıkarılmaz. Madenin içindeki diğer maddeleri ayrıştırmak için maddelerin ayırt edici özellikleri kullanılır. Veya Ham petrolün ayrıştırılması işlemi yine bu sayede gerçekleşir.

— Maddelerin ayırt edici özelliklerinden yararlanılarak sanayide teknolojide birçok alanda yararlanılmaktadır. Öz kütle farkı ile çözünürlük ile hal değişimi kullanılarak ayrıştırma yapılmaktadır. Yangın alarmlarında sigortalarda metallerin genleşme özelliğinden yararlanılmaktadır.

— Gıda sanayisinde öz kütle farkından dolayı maddelerin ayrıştırılmasını (süzme, damıtma vb.) yöntemler uygulanarak kullanılır.
Maddenin Ayırt Edici Özelliklerinin Saniyede ve Teknolojide Kullanımı

Laboratuarda bir sıvının içinde çözünmüş olabilecek öteki maddelerden ayrıştırılarak arıtılması gerektiğinde kullanılan en kolay yöntem damıtmadır. Damıtma sıvının buharlaşıncaya kadar ısıtılıp daha sonra yükselen buharın bir soğutma yöntemiyle yeniden sıvılaştırılmasıdır. Böylece sıvı önceden içerdiği buharlaşmaz maddelerden arınmış olur. Kaynama noktaları değişik iki sıvının ayrıştırılmasında damıtma yöntemi kullanıldığında işleme ayrımsal damıtma adı verilir.
Kapalı bir kapta buhar elli bir basınca ulaşıncaya kadar sıvı buharlaşacaktır. Bu basınç yalnız sıcaklığa bağlıdır ve buharlaşmanın belli bir sıvı için belli bir sıcaklıkta maksimum sınırını gösterir. Buharın doymuş olduğunu gösterir. Her sıvının özel bir basınç değeri vardır. Basınç değeri sıvının doğal yapısına uçuculuğunun yüksek ya da düşük olmasına bağlıdır ve maddenin miktarından bağımsızdır. Buhar basıncı hemen her zaman mili metre cıva olarak tanımlanır. Bu aynı miktarda basınç yapma etkisindeki cıva sütunun uzunluğudur.

Bir sıvını buhar basıncı sıcaklığın artması ile yükselir. Suyun arıtılması buharlaşma hızını artırır. Sıcaklıktaki bu artış buhar basıncını sıvıya uygulanan dış basınca eşit duruma getirince sıvı kaynar, bir başka deyişle sıvı ile buhar arasındaki denge bozularak, sıvı tümüyle buhar haline geçer. Tüm hal değişimlerinde olduğu gibi, kaynama sırasında tüm sıvı buhar haline geçinceye kadar sıcaklık değişmez kalır. Deniz seviyesinde su 1atm basınç altındadır.100Cde suyun buhar basıncı 1atmye eşittir. Bu yüzden suyun kaynama noktası 100C’dir.
Bir sıvı daha uçucu oldukça, belli bir sıcaklıkta buhar basıncı yükselir ve dış basınca ulaşması kolay olur. Buna iyi bir örnek olan eterin kaynama noktası son derece yüksek bir buhar basıncının bir sonucu olarak 35C0’dir. Bu özelliklere dayanılarak bir çözelti, içindeki katışıklardan arıtılabilir. Ama bir karışımındaki iki sıvının kaynama noktaları arasında 80C den yüksek bir fark varsa, bunların ayrıştırılması kolaydır, kaynama noktaları arasındaki fark 80C den az ise iki arı bileşe elde etmek zordur

Işın

Atomların yaydığı çok hızlı dalga veya tanecikler. Işık, gözle görülen ışınlar yayar; ama ışığın içinde gözün göremediği ışınlar da vardır; bunlar ya dalga boyu çok kısa olduğu için (morötesi ışınlar) ya da dalga boyu çok uzun olduğu için (kızılaltı ışınlar) gözle görülemez.

Morötesi ışınlar, derine girebilen yıkıcı ışınlardır (en tehlikelilerini atmosfer durdurur). Güneş'e çıplak gözle bakıldığında gözleri etkiler ve Güneş çarpmasına yol açar. Buna karşılık, bu ışınlar vücutta kemiklerin ve dişlerin gelişmesi için gerekli D vitamininin oluşumuna yardımcı olur. Hastahanelerde bu ışınlar besinleri sterilize etmekte kullanılır. Flüorışıl maddeler, morötesi ışınlarla birleşince çıplak gözle görülebilen ışık yayar.

Kızılaltı ışınlar, Güneş'in gönderdiği ışınların büyük bölümünü teşkil eder. Morötesi ışınların tersine, bunlar atmosferde durdurulmaz. Fotoğrafçılıkta, geceleyin veya sisli havada resim çekmek için kızılaltı ışınlara duyarlı plakalar kullanılır. Bu ışınlar, değişik oranda soğuruldukları için laboratuvarlarda kimyacılar tarafından bazı maddelerin analizinde de kullanılır.

X ışınlarını da Güneş yayar. Bunlar tehlikelidir ama hava tarafından durdurulur. Bunlardan özellikle hastalıkların tedavisinde (radyografi) yararlanılır.

Taneciklerden (elektronlar, protonlar v.b.) oluşan kozmik ışınlar, Evren'in derinliklerinden gelir. Atmosferden doğru bir çizgi halinde geçerek toprağa saplanır, 30 metre derine iner. Bu ışınların sayısı pek çoktur; her gün, 100,000'e yakın kozmik ışın vücudumuzdan geçerse de en ufak bir zarar bile vermez.

Radyoaktif ışınlar. Radyoaktif cisimlerin atomları, birkaç çeşit ışın çıkartır: alfa (?) ışınları pozitif elektrik yüklü taneciklerden, beta (ß) ışınları negatif yüklü taneciklerden oluşur; gamma (?) ışınlarıysa elektromagnetik dalgalardır.

Katot Işınları

İri bir lambanın içerisinde (katot tüpü) boşlukta hızlandırılmış elektronlardır. Bunların her biri tüpün dibine sürülmüş gazışıl sıvıya çarpınca, Küçücük bir şimşek çakar: televizyon görüntüleri işte bu ışıklı noktacıklardan meydana gelir.

Işık

Doğal ışık, Güneş'ten gelir; aydınlanma araçlarının sağladığı ışık ise yapay ışık adını alır. Işık ışınlarından söz edilir, çünkü ışık, düz çizgi halinde yayılır ve bu, karanlık bir odaya küçücük bir delikten giren Güneş ışınıyla kanıtlanabilir. Gerçekte ışık, titreşimler halindeki küçücük cisimciklerin bir bütünüdür. Hertz dalgalarıyla ve tıpta kullanılan X ışınlarıyla (radyografi) aynı niteliktedir. Ancak, dalga boylarında fark vardır: radyoelektrik dalgalar metre veya santimetre olarak ölçülürken, ışık dalgaları daha kısa, X ışınları dalgalan ise mikroskobiktir. Hepsi de eşit hızla yayılır.

Gözlerimiz ışığı görür, öteki ışınları göremez; bununla birlikte ışığın renk biçiminde beliren dalga boylarını ayırt edebilir.

Soğurma ve Yayınlama

Işık ışınları, herhangi bir yüzeye düşünce, kısmen soğurulur, kısmen de her yöne geri gönderilir, yani yayınır. Eşyanın rengi, yaydıkları ışığa bağlıdır. Sözgelimi, bir portakal, rengini, kabuğunun bütün ışık ışınlarını soğurup sadece yaydığı renkten alır. Aldığı bütün ışığı olduğu gibi yayan cisimler, beyaz görünür.

Bunun tersine, aldığı bütün ışık ışınlarım soğuran cisimler de vardır. Kuramsal olarak bunların hiç görünmemesi gerekirdi, ama gerçekte görünür. Çünkü soğurma hiç bir zaman tam olmaz ve cisimler kendilerini çevreleyen renkli bölgeden ayırt edilir. Bunlara siyah cisimler denir.

Nihayet, âdi cam veya su gibi bazı cisimler de renksiz görünür ve bunlara saydam denir, çünkü ışığı soğurmadan da, yaymadan da içlerinden geçirir. Bu cisimler arasında bazıları ışık ışınlarını saptırabilir: bu da, optikte çok yararlanılan kırılma olayıdır.

Fosforışı ve Flüorışı

Bazı maddeler göze görünmeyebilen ışınları (sözgelimi X ışınlarını) aldıkları zaman, ışık saçma özelliğine sahiptir. Bu olaya flüorışı denir.

Fosforışı ise bir bakıma, uyarıcı ışınların yok olmasından sonra da süren bir flüorışı olayıdır. Böylece karanlıkta, ateşböcekleri ve bazı mikroskobik deniz hayvanları fosforışı yoluyla ışık saçarlar.

Morötesi ve Kızılötesi

Işıktan söz ettiğimiz zaman ancak gözlerimizin duyarlı olduğu renkleri, yani gökkuşağının renklerini düşünürüz. Ama görülebilen ışık dalgalarından daha uzun (kızılötesi) ve daha kısa (morötesi) dalgalar da vardır. Bu ışınlar da ışık adına hak kazanmıştır. Güneş önemli bir morötesi ışık kaynağıdır. Dünya atmosferi kendisine ulaşan morötesi ve kızılötesi ışınların çoğunu yutar; atmosferden geçmeyi başaran ışınlar bize Güneş yanığı rengini verir veya Güneş çarpmasına yol açar. Kızılötesi ışınlara gelince, bunlar ısı ışınlarıdır. Morötesi ışınlar gibi, bulutlar tarafından durdurulmaz ve gök bulutlu olduğu zaman bile Dünya, Güneş'in ısısını alabilir.

Morötesi

Morötesi ışınlar tıpta birçok hastalığın tedavisinde (özellikle raşitizm-kemik hastalığı), küçük dozlarda kullanılır, çünkü organizmanın bazı dokularının gelişimi ve onarımı için mutlaka gerekli olan kimyasal tepkileri kolaylaştırır. Yüksek dozda verilecek olurlarsa güçlü mikrop öldürücüleridir; laboratuvarlarda âletler çok zaman morötesi lambalarla sterilize hale getirilir.

Kızılötesi

Kızılötesine duyarlı levhalar ya da filimler kullanarak karanlıkta veya sis içindeki eşyanın fotoğrafı çekilebilir. Birçok yapay uydu (özellikle meteoroloji uyduları) kızılötesi bulucularla donatıldıklarından, gündüzde, gecede Dünya'nın fotoğrafını çekebilirler.

Mucize Denecek Bir Hız

Işık, akıl almaz bir hızla yayınır: bir saniyede 300,000 kilometre yol alır, yani Dünya'nın çevresini 7,5 defa dolaşır. Böylece Ay'a gidiş-geliş yolunu 2,5 saniyede alabilir.

19 Nisan 2013 Cuma

ZITLIK


Ağızdan çıkan söz gibi kâğıda düşen not da geriye dönüşü olmayan bir yol oluyor. Daha, yanlış bir kelime ağızdan çıkarken bir kaç şey yer değiştiriveriyor. Düşünün ki borsada brokerlik yapan bir arkadaş tek elinde 3 telefonla satış cambazlığı yapıyor ve o esnada eli havada ve işaret verecek. Aniden birisi İstanbul'da deprem diye bağırıyor. Toplam zarar tarifi mümkün olmayacak derecede büyük ve herkes şokta iken düzeltme geliyor ama elden gelen bir şey yok, giden gitmiştir. O haberle panik satışları an içinde olur. Telafisi bazen mümkün de olmaz gidenlerin. Sağlık gibi misal, hastalık ve ölüme sebebiyet veren durumlar da olabilir değil mi?

Hayatı, birden eski tip teknelerle yapılan bir nehir yolculuğu gibi düşündüm nedense. Herkes bir yola gidiyor ve teknesi gideceği yerde ev yapmak üzere toplanmış malzemelerle dolu. Gece de yol alıyor bu tekneler geniş akarsuda. Sanki Nil nehri gibi güneşin altına boyadığı, sarının tonlarında, suyu karanlık, etrafı gölge oyunu bir manzara hayal edin şimdi, aklıma öyle geliverdi. Sabah teknesinde erken uyanan, "afyonu erken patlayan", bir sevinç ve mutlulukla teknesindeki birikmiş tuğlalardan diğerlerine atmaya, "bağışlamaya" başlıyor. Belki bir kısım memnuniyetle havada kaparken tuğlaları, bir diğer kısım ya kafaya yiyor tuğlayı veya tuğla teknenin ahşabını deliyor. Batma tehlikesi!

Günlük duygusal ritmimizin ortalaması ile söylediğimiz hiç bir söze ileride pişman olmayız. Buna karşılık çok yüksek perdeden veya tersine ağlak tonda ağzımızdan çıkan her şeye sonradan dönüp rötuş yaparız veya pişman kalırız. Acele etmeden konuşmak, gerekmedikçe konuşmamak, yazmamak, atlamamak... Ne güzel erdemler bunlar.

Bazı tezcanlı insanlar her şeyi vazife edinerek panik halde ortalıkta dolanıyorlar. Bir şeyi bilseler sadece yeterli olacak. O da şu; Birileri halleder, halledemezse sıkıntı kendisine gelir ve o zaman iş zaten vazifesi olur. Bir büyük, -nur içinde yatsın- bana bir şey vasiyet etti zamanında. Dedi ki; "Evladım, eğer bir şeyi yalnız sen görüyorsan ve bunu hiç bir yolla ispat edemiyorsan anlatma Deli derler. Başkaları eğer bariz bir şeyi atlıyorlarsa onları sadece fark edecekleri kadar uyar. O zaman sevinçle sana dönüp Veli derler. Sen ne Deliliğe heves et, ne Veliliğe, Sen yine Sen ol" demişti. Ne diyeyim, nur içinde yatsın!

28 Mart 2013 Perşembe

Bahar alerjisine cep telefonuyla tedavi

Bir Japon şirketi bahar alerjisine iyi gelen cep telefonu melodisi geliştirdi.

Japonlar terapi etkisi olan cep telefonu melodileri üretti

Ringing Tone Laboratory adlı şirket, ürettiği melodilerin, cep telefonu çaldığında burna yaklaştırılması durumunda polenleri temizlediğini savunuyor.

Şirket bunun henüz bilimsel olarak kanıtlanmadığını kabul ediyor.

Ancak uygulamanın çok sayıda kullanıcı tarafından internetten indirildiği belirtiliyor.

Yeni geliştirilen ve terapi etkisi olan melodilerin, kilo vermekte de işe yaradığı ifade ediliyor.

Japonya cep telefonu teknolojisinde dünyanın en ileri ülkesi.

TV izleme imkanı sunan cep telefonları yıllardır standart hizmet olarak sunuluyor.

Dükkanlardaki özel sensörler sayesinde, cep telefonları ile ödeme yapmak da mümkün.

Terapi özellikli melodileri geliştiren Ringing Tone Laboratory de yeni cep telefonu uygulamalarında sektörün öncülerinden.

Şirketin patronu Matsumi Suzuki bir ses teknolojisi uzmanı.

El Kaide lideri Usame bin Ladin'in ses kayıtlarının orijinal olup olmadığını anlamak için kullanılan sistemi Suzuki yarattı.

Suzuki köpeklerin havlamalarının ne anlama geldiğini "çeviren" cihazın da mucidi.

İletişim araçları