Alexander Graham Bell
180px Alexander Graham Bell Alexander Graham Bell
İskoçya asıllı ABD’li bilimadamı, mucit, sanayici
Telefonu icat eden kişi
Doğumu 3 Mart 1847Edinburgh İskoçya
Ölümü 2 Ağustos 1922Baddeck Kanada
Alexander Graham Bell (3 Mart 1847 – 2 Ağustos 1922) İskoçya asıllı ABD’li
bilim adamı, mucit ve sanayici. Telefonu icat eden kişi olarak tanınır.
Telefonun patentini 7 Mart 1876′da aldı> İlk telefon şirketi
olan Bell Telefon Şirketi’ni 1877′de kurdu. Bell Telefon Şirketi bugün ABD’nin
en büyük şirketlerinden biridir. Ayrıca kendi geliştirdiği fonograf için bir,
hava araçları için beş, hidro uçaklar için dört ve selenyum piller için de iki
patenti vardır.
Babası kendini sağır ve dilsiz insanların sorunlarıyla
uğraşmaya adamıştı. Bu nedenle Bell, küçük yaştan itibaren, daha sonradan çok
işine yarayacak olan ses bilgisi konusunda epey bilgiye sahip oldu. Bell de
kendini, sağır öğrencilerin, dolaylı olarak da olsa, seslerin dünyasını
kavramaları ve yaşamalarına adadı ve ilk olarak Boston’daki Sağır ve Dilsizler
Okulunda çalışmaya başladı.
Bell, telgraf şirketlerinin çıkmazı olan, bir hat üzerinde
aynı anda yalnızca tek bir mesajın iletilmesi sorununa çözüm arayacak çalışmaya
başlamıştı. Başlangıçta çoklu bir telgraf geliştirmeyi istiyordu. Bell, ses
tellerinin ve kulak zarının titreşimlerinden yola çıkarak, insan sesindeki
frekansı elde ederek, bunları elektrik sinyali biçiminde bir telden iletmenin
olanaklı olup olmadığını araştırıyordu. Bunun için de diyafram adı verilen bir
aletle, yapay bir kulak zarı yaratmanın gerekli olduğu sonucuna vardı.
Diyafram, hem konuşma sesiyle titreşim oluşturabilecek, hem de elektrik akımı
yaratan küçük değişikliklere tepki verebilecek kadar ince bir tabakaydı. Tam
ortasına da diyaframla birlikte hareket eden bir manyetik zar yerleştirdi. Ses
titreşimleriyle oluşan değişiklikler, alıcı merkeze ulaştığında, alıcının
diyaframında titreşime neden olarak, sinyalleri yeniden sese çeviriyordu.
En değerli patentlerden biri olan telefonun patentini Bell, 7 Mart 1876′da 29.
yaş gününden dört gün sonra aldı. İlk telefon şirketi olan Bell Telefon Şirketi
de 1877′de kuruldu. Bell yalnızca telefonun patentini almadı, o çok yönlü bir
araştırmacı ve mucitti. Kendi geliştirdiği fonograf için bir, hava araçları
için beş, hidrouçaklar için dört ve selenyum piller için de iki patenti vardır.
Alexander Graham Bell aşırı büyük üç boyutlu kutu
uçurtmaları kullanarak insan taşımayı başarmış ve bu çalışmaları sadece
denemelerini yaptığı istasyonun yanındaki nehri karşıdan karşıya geçmek amacıyla
kullanmıştır. Graham Bell kutu uçurtmadan esinlenerek ilk hidrofil botu
yaratırken Wright Kardeşlerin uçak tasarımı çalışmaları I. Dünya Savaşı sonuna
kadar devam etmiştir.
Alexander Graham Bell, ( 3 Mart 1847, Edinburgh İskoçya – ö 2 Ağustos 1922,
Baddeck Kanada), 1876′da telefonun icadı ile tanınan Alexander Graham Bell önce
Ontario’ya, daha sonra Boston’a yerleşti.
Aslında Graham Bell, sağırların sessizliğini ortadan
kaldırmaya çalışıyordu. Bunu başaramadı ama her gün yeni bir özelliğe kavuşan
telefonla birbirinden kilometrelerce uzaktaki insanların birbirlerini
duymalarını sağladı.
Telefonun yaratıcılarından olan Graham Bell’in annesi
doğuştan sağırdı. Dedesi ve babası yıllarını sağırlara adadı. Özellikle babası
sağırlara duymasalar bile konuşmayı öğretmenin yollarını geliştirmeye çalıştı.
İki kardeşi veremden ölünce, babası kalan tek oğlunun sağlığı için Kanada’ya
göçtü. Babasının ölümünden sonra onun çalışmalarını tanıtmak ve yaymak için
çabalayan Graham Bell ABD’ye gitti. Burada bir süre sağırlara dil öğretmeni
yetiştiren okulda çalıştı. Daha sonra kendi okulunu kurdu.
Ünü kısa sürede yayılan Bell, Oxford Üniversitesi’ne konuk
öğretmen olarak çağrıldı. İngiltere’de eline geçen Alman Hermann von Helmholz
adlı bilginin işitme fizyolojisine ilişkin kitabını okudu. Müzik sesinin bir
tel aracılığı ile aktarılabilineceği düşüncesi üzerinde yoğunlaştı. Bu sırada
başka bilim adamları da bu konularda çalışmalar yürütüyordu. Ilisha Gray
bunlardan biriydi.
İngiltere’den dönen Bell, Boston Üniversitesi İnsan Sesi
Fizyolojisi dalı profesörlüğüne getirildi. Kuramsal bilgilerini teknik destekle
yaşama geçirmeye ve işitme engelliler için duymalarını sağlayacak aletler
yapmaya girişti. Thomas Watson adlı bir elektrik mühendisi ile birlikte
çalışmaya başladı. Çalışmalarını yürütmek için maddi destek gerektiğinde
kendisine Avukat Gardnier Greene Hubbart yardım elini uzattı. Bell ve Watson
1875 yılında sesin tel üzerinden bir başka yere gittiğini ortaya çıkardı. Ancak
ses anlaşılmaz bir durumdaydı. 14 Şubat 1876 günü Bell ve Gray telefon patenti almak için
ayrı ayrı başvuru yaptı. Bell’e 7 Mart günü istediği patent verildi. 174465
nolu patentini alan Bell atölyede denemelerini sürdürürken telefonu çalıştırmak
için kullandığı bataryadan pantolonuna asit döküldü> Watson’u yardıma
çağırdı:
“Bay Watson, çabuk buraya gelin> Sizi istiyorum>”
Bell yardımcısını yardıma çağırırken farkında olmadan 131
yıl önce 10 Mart günü ilk telefon görüşmesini yaptı. Watson Bell’in sesini
“telefon”dan duydu. ABD’nin 100’üncü kuruluş yıldönümüne denk gelen bu buluşu
ona düzenlenen Yüz Yıl sergisinde birçok ödül kazandırdı. Bell bilimsel
çalışmalarını yürütmek için maddi ve manevi destek gördüğü Hubbart Ailesi’nden
Mabel ile bir yıl sonra evlendi,
Eşi dört yaşından beri sağırdı. Bell öğrencisi olarak
tanıdığı ve daha sonra evlendiği Mabel’e derin bir sevgi duydu. Artan ününe
karşın hiçbir zaman ne eşini ne de sağırları unuttu Eşine yazdığı bir mektupta
“Eşin, hangi noktaya çıkarsa çıksın, ne denli zengin olursa olsun, emin ol
sağırları ve onların sorunlarını her zaman düşünecektir” diye yazmıştır.
Bugün öne çıkan buluşlarının gölgesinde kalan yapıtlarının
çoğu sağırlık konusundaydı> Sağır annesinin ve eşinin duyamadığı sesleri
kaydetmeyi başardı. “Gramofon”dan kazandığı parayı bugün de sağırlar için çalışmalar
yürüten Alexander Graham Bell Sağırlar Kurumu’na harcadı. Fransa hükümeti
insanlığa hizmetinden dolayı onur ödülü ve para ödülü verdi. Verilen parayı
Washington’da Sağırlar için Volta Enstitüsü’nü kurmada kullandı. İlk el
telefonunu geliştirmek için Bell teknik sorunları alt etmeye çalışırken bir
yandan da kendisini dava eden Gray’a karşı hukuk savaşı verdi Telefon atölyeden
4 yılda çıkabildi. 1880 yılında Bell’e yardım eden Tainer radyofon adını
verdikleri aleti denedi
Bir okulun tepesine çıkan Tainer çok uzaktan görebildiği
Bell’e telefonla seslendi “Bay Bell Bay Bell. Beni duyabiliyorsanız lütfen
pencerenin önüne gelip şapkanızı sallayın” Bell şapkasını salladığında artık
telefon doğumunun ardından emeklemeye başladı. Sekiz yıl sonra Connecticut eyaleti
ilk telefon şebekesine sahip kent oldu.
Telefon yakın yıllara dek Türkiye’de olduğu gibi santraller
ve memurlar aracılığı ile yürütülüyordu. Bir süre sonra santrallerde erkek
memur yerine kadın memurun çalışması geleneği başladı. İlk kadın santral memuru
da Boston’da çalışmaya başlayan Emma Nut oldu.
Kimi siyah beyaz filmlerde gülme konusu yapılan “manyetolu
telefon” görüşmeleri 1899 yılında Almon B. Stowger adlı birinin katkısı ile
otomatikleşmeye yöneldi. İşin garip tarafı Stowger telefoncu değil cenaze
levazımatçısıydı. Rakibinin eşi telefon şirketinde çalışıyordu. Cenaze işleri
için Strowger’ı arayanları bu memur kendi eşine bağlıyordu. Bu zor durum
karşısında çözüm bulmak için kolları sıvayan Strowger otomatik santralı yapmayı
başardı. Halk yeni telefona “kızsız telefon” adını taktı.
Bugünkü telefonlara benzemeyen bir biçimdeydi. Üzerinde
birler, onlar, yüzler basamağını temsil eden üç tuş bulunuyordu. Bağlanmak
istenen numara tuşlara aranan numarada yer alan rakamın değeri kadar basılarak
sağlanıyordu. Arayan kişi tuşa kaç kez bastığını sık sık şaşırdığı için
karmaşaya da yol açıyordu. Bunun da çözümü çok geçmeden bulundu.
Kısa sürede New York sokaklarını telefon direkleri ve kablo
hatları örümcek ağı gibi kapladı. Yürünmez bir hale gelen sokaklardaki bir
telefon direği kabloları tutan 50 çapraz tahta taşıyordu. Telefon günlük yaşama
değişik biçimlerde girmeye başladı.
O yıllarda yayımlanan gazetelere verilen bir reklamda
telefon şöyle tanıtıldı:
“Sohbet Ağızdan kulağa telefonla konuşarak çok daha rahat”
Bell 1915 yılında New York’u San Francisco’ya bağlayan ilk
uzun kentler arası telefon hattını açtı. Karşısında yine yardımcısı Watson
vardı. Aradan geçen onca yıla karşın Bell ilk günü unutmadı. Watson’a “Watson
seni istiyorum, buraya gel” dedi.
Telefonun olanaklarından yararlanarak müşteri çekmek isteyen
oteller arasında kıyasıya bir savaş başladı. Oteller ünlü müzik, tiyatro,
opera, konser salonlarına bağlanan telefon “Tiyatrofon” hattı ile aldıkları
sesi lobilerinde oturan müşterilerine dinletmeye başladı> Bu evlere ve iş
yerlerine yayıldı.
Graham Bell belleklerde telefonun bulucusu olarak yer etse
de adının öne çıkmadığı çalışmaları da vardı. Bunlardan biri büyük bir ilgi ile
tüm dünyanın izlediği National Geographic dergisindeki yöneticiliğiydi.
Yüzyirmi yıl önce silahlı saldırıya uğrayan ve ağır yaralanan ABD Başkanı
Garfield’ın bedenindeki kurşunların yerini belirlemede ilk kez kullandığı
telefonik sonda, Röntgen’in X ışınları ile tanıyı geliştirilmesinde kullanıldı.
Deniz ve hava taşımacılığı için projeler gerçekleştirdi.
1893 yılında telefon ile ilgili gelişmeleri kaleme alan bir
yazar gözlemini şöyle dile getirdi: “Şu anda duyabildiğimiz sanatçı ve
şarkıcıları bir süre sonra insanlık görmeyi de başaracak.”
Bu sözler “televizyon” özlemi olarak yorumlanmasına karşın
gelişen teknoloji görüntülü cep telefonlarını, internet üzerinden canlı yayınla
iletişimi işaret ettiğini göstermektedir. Bilimkurgu severler ise “Uzay Yolu”
filminden esinlenerek insanların ışınlanmalarından, insanların bulundukları
yerde başka bir yerdeki olayı üç boyutlu olarak ekranlarda görerek ya da
duyarak değil hissederek elde edeceği günleri tartışıyor.
Sağırlığa karşı yürütülen savaşımın sonucu insanlık
dünyasının sağırlığını gideren bir buluşu armağan eden Bell öldüğünde ona
duyulan büyük saygı ve sevgiden ötürü soyadından yola çıkarak telefonu
simgelemek için kırmızı “çan” resimleri kullanıldı.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Yorumlarınız İçin Teşekkür Ederim